KAR ÖLMEK DEMEKTİR BAZEN....
Bazı bebekler ölmek
için doğarlar sanki bu coğrafyada...
Bir vardırlar bir
yokturlar...nasıl öldüklerini okurken üçüncü sayfa haberlerinde yüreğimizin en
derin kısmına bir acı çöker, gözyaşlarımız yanaklarımıza dökülür de düğüm düğüm
yutkunuruz...biz sadece bir fotoğraf karesine bakıp bakıp ağlarız...
Burada yağmur
O fotoğrafda gözü
alan kar beyazı
Burada bir
hastane bekleme salonunda ateşli bir bebek
Orada karlı kaplı
köyün soba ateşinde ısınmaya çalışan evinde ateşli bir çocuk
Burada bebek
babasının kucağında sıcacık
Orada çocuk
babasının sırtında artık soğumuş...
Adil mi diyorum
dünya, hayır değil
Saat gecenin
ikisinde ateşi çıkan ve onu doktora götüremeyen bir çocuğun annesi olmak
zordur.
Karla kaplamış
yolları aşmak ister yürek ama elden birşey gelmez
Memleketin doğusunun
kışın hikayesi budur
Kafalarda renkli
bereler, ellerde yün eldivenler kayak takımları ile gülümsemek değildir sosyal
medyanın en çok beğeni alan fotoğraflarında...
Yüze çarpan
soğuğun elleri çatlatan ve ayaklar
ıslakken buz kesen halidir kar...
Gecenin bitmediği,
gündüzün yetmediğidir
Kar yolları kapar
Kardan adam
yapmayı da bilmez çoğu bebeler orada...
Sobaya atılacak
her bir odun için ter dökülür
O evlere
şakacıktan bile olsa ne noel baba uğrar, ne bir postacı...
Yollar kapandıysa
hayatları kendilerine döner ve beyazlığa bürünür ...
Ve o beyazlığa
bak bak ölüm beyazlığı çöker...
Hastalar sedyede
taşınır, kadınlar zor da olsa mecburen evde doğurur...birçoğu aşırı kanamadan
daha yavrusunu kucağına almadan yumar gözlerini
Ve çocuklar ölür
Çocuklar ateşlenir,
çocuklar kusar, çocuklar hastalanır...
Doktor gelemez,
onlar doktora gidemez
Çünkü yollar
kapalıdır
Gökdelenler diken,
havaalanları yapan ve çifter çifter yollar yapan teknoloji de, siyaset de
Açamaz karda
yolları....
Zordur...
Ama başka başka
memleketlerde taa kutuplara yakınlarda bile kar kapatmazken yolları,
Kar kapatmazken havalanlarını...
Orada bizim
doğumuzda yollar kapanır kardan...
Bugün hepimiz bu
kareye içimiz yanarak baktık
Bugün hepimizin
isyanı kara oldu
Bugün o üç
yaşındaki çocuğun ölümüne ağladık
Dünden farklı
değildi aslında...
Yarın da farklı
olmayacak maalesef...
Biz canımız
acıdıkça yüreğimize taş basarız
Biz canımız
acıdıkça bağıra bağıra ağlarız
Biz canımız
acıdıkça sesimizi çıkarır sonrasında bir ömre yetecek kadar susarız...
Dün de öyleydi,
Bugün de böyle
Yarın da
maalesef...
Bir mucize değil,
sadece hizmet
Bir mücize değil
sadece insana ve hayata değer vermek
Bir mucize değil
sadece adil yaşam
Kayak kaymak için
açılan tesislerin yollarını açabilen teknoloji varsa,
Kışa teslim olan
köylerin yollları da açılabilmeli...
Ve bu sadece
ağlamakla olmaz...artık bu fotoğraflara bakıp bakıp ağlama zamanı değil
Birşeyler
yapılmalı...
Aucun commentaire:
Enregistrer un commentaire